Eşitliğin bisiklet hâli: EŞPEDAL

Eşpedal Derneği’yle Doğanbey’de yaptıkları kampta tanıştık. Seferihisarlı bisikletçiler olarak etkinliklerine katıldık. Onlar daha yakından tanımak ve sizlere tanıtmak için de, Dernek Başkanı Fatih Söylemez’e sorularımızı yönelttik.

– Önce burada ne yaptığınızı öğrenebilir miyiz?

Dernek Başkanı Fatih Söylemez

– Fatih Söylemez: Seferihisar Doğanbey’de SEKADER Seferihisar Engelliler Alternatif Su Sporları Gençlik ve Spor Derneği’nin ev sahipliğinde geleneksel İzmir Yaz Kampımızı gerçekleştiriyoruz. Eşpedal Derneği zaten yılda üç dört kez farklı illerde geleneksel yaz kampları yapıyor. Bu etkinliklerde amacımız engelli ve engelsiz bireylerin bisiklet üzerinde birlikte vakit geçirmelerini sağlamak, çadır kurarak gören ve görmeyen bireyler olarak birlikte vakit geçirmek, hayatı paylaşmak. Böylelikle aramızda var olan algısal farkları da aslında ortadan kaldırmış oluyoruz.

Buraya Menderes üzerinden tandem bisikletlerle yaklaşık 40 kilometre pedallayarak geldik. Çadırlarımızı kurduk, birçok etkinlik gerçekleştirdik. Yüzdük. Kanoya bindik, bir gören bir kör kullanıcı olarak, tıpkı bisikletlerde olduğu gibi. Bu desteği de bize Kanoizm sağladı. Yarısı gören, yarısı görmeyen yaklaşık otuz kişi burada kamp yaptı. Bizim amacımız da zaten engelli ve engelsiz bireylerin bir arada olması. Bu etkinliğe Menderes ve Seferihisar Belediyesi ile SEKADER destek verdi. Onlara da bu vesileyle teşekkür etmiş olayım.

– Eşpedal Derneği’ni biraz tanıtır mısınız?

– Eşpedal Derneği iki kişinin birlikte eşgüdümlü şekilde kullanımı için tasarlanan bir bisiklet aracılığı ile görme engelli bireylerin bisiklet sürebilmesi fikrinden ortaya çıktı. Bu bisikletlere tandem deniyor. “Eşpedal” sözcüğü bir bisiklet üstündeki iki kişinin eşit emek ve özveri harcayarak yol almasını ifade eder yani bisikletin herkese eşit halidir ve bizim için tandem bisikletin Türkçe karşılığıdır.

Derneğimiz engelli bireylerin, açık alanda spor yapma, yaşadığı şehri ve doğayı gezerek tanıma, engelli-engelsiz etkileşiminde görülen eksiklik ve engellilikle ilgili sorunlara dikkat çekmek ve bisikleti aracı kılarak çözüm yolları üretmek amacıyla 2015 yılında kuruldu. Genel merkezimiz başta İstanbul’daydı, 2017 yılında İzmir’e taşındı. Şu an Ankara, Bursa, Çanakkale, Denizli, Gaziantep ve Manisa illerinde temsilciliklerimiz var. Antalya ve İstanbul’daki temsilciliklerimiz de aktif hale gelmiş durumda.

– Nasıl etkinlikler gerçekleştiriyorsunuz?

Eşpedal Doğanbey kampı

– Biz Eşpedal olarak engelli ve engelsiz, bisikletli ve bisikletsiz ayrımı yapmadan herkesi eşit biçimde hayata dahil etmeyi, engelli ve engelsiz bireyler arasındaki mesafeyi bisiklet kullanarak aşmayı hedefliyoruz. Temel misyonumuz engelli ve engelsiz bireylerin bisiklet ile yol arkadaşlığı yapmaları, böylelikle sürdürülebilir ve temiz bir ulaşım aracı olan bisiklete herkesin erişimini sağlamak ve toplumdaki bireylerin engellilere yönelik önyargılarını aşmaları için bir model oluşturmak, bu modeli toplumsal ve kurumsal seviyelerde yaygınlaştırmak. Bu amaçlarımıza ulaşmak için haftalık düzenli bisiklet turları, kamplı tur organizasyonları, üye ve gönüllü eğitim faaliyetleri, seminer ve çalıştaylar, medya tanıtım ve savunuculuk faaliyetleri, paralimpik bisiklet yarışlarına düzenli katılım gibi çeşitli faaliyetler düzenliyoruz.

Ben Saldıray Altındağ: Eşpedal Derneği’nin kurucularındanım. Aşık Veysel Görme Engelliler Okulu’nda matematik öğretmeniyim. 1984 doğumluyum. 2014 yılıydı sanırım, arkadaşlarla bir İzmir Bodrum turu yaparken böyle bir dernek kurma fikri ortaya çıkmıştı. Derneği kurduk ve o yıllardan beri İzmir’de görenlerle görmeyenler eşleşip turlar yapıyoruz. Amacımız hayatı paylaşmak, bisiklet sürmek. Görme engelliler bisiklet sürmeyi çok seviyor. Hem de düşünemeyeceğiniz kadar çok seviyor. Kendi bedeninle, kaslarınla hareket etmek çok güzel. Hayatın seslerini duymak, rüzgârla gelen kokuları almak çok güzel. Doğaya çıktığımızda, dağlara çıktığımızda o hissiyat bambaşka oluyor. Tabii derneğin amacı engellilere karşı önyargıları da yıkmak. Çünkü engelli olmayanlar engellilerin hayatlarını bilmiyorlar. Bu yol arkadaşlığı ile birbirlerini tanımasına vesile oluyoruz. Bize günde yüz kilometre, iki yüz kilometre hayal gibi geliyordu. Şimdi biz de aynı kilometreleri yapabiliyoruz. Çadır kurmak, kampçılık hakkında birçok şey öğreniyoruz. Karşılıklı etkileşimle hayatı paylaşıyoruz.

– Bisikletin engelli-engelsiz etkileşimi bakımından nasıl bir rolü oluyor?

– Bisikletin ön selesinde oturan engelsiz sürücüyü pilot, arka selede oturan engelli sürücüyü ise kopilot olarak adlandırıyoruz. Pilot ve kopilot bisiklet üzerinde eşit çaba harcayarak yol alıyor yani yol arkadaşlığı yapıyor. Sürüş boyunca pilot, kopilota yolun durumuna göre sürüş bilgileri veriyor. Çevreyi mümkün olduğunca betimleyerek kopilotun doğadaki görselliği keşfetmesine katkıda bulunuyor. Kopilot da görme dışındaki duyularını kullanarak çevresi hakkında edindiği izlenimleri pilotla paylaşıyor ve diğer duyuların kullanımı konusunda farkındalık oluşturmaya katkı sağlıyor.

Burada pilotların dikkat etmesi gereken ilk şey, engelli birini taşıyarak yardım etmekte olduğu fikrinden uzaklaşması olmalı. Böylelikle bu yol arkadaşlığı engelli ve engelsiz bireylerin önyargılardan sıyrılarak birbirlerini tanımasını, etkileşimini ve birlikte sosyalleşme sürecini de ifade eden bir etkinliğe dönüşüyor.  İnsanların bir arada eşit, erişilebilir, engelsiz yaşam ideallerine sahip olması ve bu idealleri hayatın her alanında pratiğe dönüştürmesi yol arkadaşlığı kavramımızın temel amaçlarından.

Türkiye’de resmi rakamlar tam olarak bilinmese de görme engelli birey sayısı 800 bin kişi civarında. Toplumsal önyargılar nedeniyle engelli ve engelsiz insanlar birbirlerini yeterince tanımıyor ve yaşam şekilleri hakkında net bilgisi yok. Eşpedalla şehri ya da doğayı gezerken bireyler sadece pedal çevirmiyor birbirlerini de tanıyor ve bu kurulan bağ yani yol arkadaşlığı sayesinde karşılıklı yaşam deneyimleri aktarılarak yanlış algılar ortadan kalkmış oluyor.

İsmim Musa. İzmir Demokrasi Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde okuyorum. Spora meraklıyım. Kendi üniversitemin bisiklet grubuna üyeyim. Dünya Engelliler Haftası’ndaki bir etkinlikte Eşpedal’la tanıştım. Bir turlarına katıldım ve çok hoşuma gitti. Sonra da devam ettim. İzmir’e gelmeden ve Eşpedal’la tanışmadan önce görme engelliler hakkında hiçbir fikrim yoktu. Var olan fikirlerim de aslında bana ait değildi. Toplumun önyargılarını taşıyordum. Onların çok büyük bir engele, yetersizliğe sahip olduğu şeklinde olumsuz düşüncelere sahiptim. Ama buraya gelince bunun böyle olmadığını çok iyi gördüm.

Mesela ben satranç oynamayı severim. Bu kampta görme engellilerin de satranç oynayabildiğini öğrendim ve bir görme engelliyle satranç oynadım. Bu çok etkiledi beni. Önceden olsa hayatta inanmazdım buna. Bize söylendiği ve hissettirildiği gibi muhtaç, aciz insanlar değil görme engelliler. Tek başlarına birçok şeyi başarabiliyorlar. Sadece erişilebilirlik anlamında koşulların biraz iyi olması çok önemli. Onun dışında gerçekten de kendi başlarına mücadele edebilecek güce sahip olduklarını biliyorum. En azından bana bunu öğretmiş oldu Eşpedal.

Ben Elif Çetin. 12 yaşından beri Eşpedal Derneği’ndeyim. Ailem sayesinde bu derneğe katıldım ve iyi ki de katılmışım. Çok mutluyum. Çok iyi insanlarla tanıştım. Eşpedalda iki kişilik bisiklet sürüyoruz ve beraber doğayı keşfediyoruz. Direksiyonu yönlendiren pilot arkadaki kopilota doğayı betimliyor. Böylece kopilot da o anı yaşıyor ve kafasında canlandırmış oluyor. Görme engellilerden çok bize faydası var bu etkinliklerin. Önyargılarımızı yıkıyor. Onların normal hayatlarını yaşayan bireyler olduklarını anlıyoruz. Mesela bu kampta çok küçük önlemlerle bütün ihtiyaçlarını karşıladıklarını gördüm.

Ben Yaşar Hacısalihoğlu. Pilot olarak katıldığım, ilk kez tandem sürdüğüm, ilk kez görmeyenlerle bu kadar yakın olduğum, ilk kez görmeyenlerin de bisiklet sürebildiğine şahit olduğum, ilk kez kendisiyle bu kadar barışık insanları tanımamı sağlayan bir etkinlik oldu.

Teşekkürler Eşpedal Derneği, teşekkürler dünya… Daha öğrenecek çok şeyimiz varmış.

İsmim Burcu Yıldız. Otuz beş yaşındayım. Sonradan görme engelli oldum. Eşpedal’la 2018 yılında tanıştım. Yaklaşık dört yıldır gönüllüsüyüm. Son altı aydır da İzmir temsilcisiyim. 

Benim için Eşpedal hayat kaynağı gibi bir şey. Spor yaptığım, eğlendiğim, sosyalleştiğim, sınırları olmayan bir hayat gibi. Neden öyle diyeceksiniz? Çünkü bisikletin üzerindeyken normalde olamadığımızdan çok daha fazla özgür oluyoruz. Sınırlarımız olmuyor. Geziyoruz, spor yapıyoruz. Aynı zamanda doğayı keşfediyoruz, tatil yapıyoruz. Sosyalleşip arkadaş ediniyoruz. Bisiklet üzerinde kendimizi çok daha güçlü ve önemli hissediyoruz.

Yarışları kaçırmıyorum. Ben 2019’da Çeşme Granfondo’ya katılmıştım. O zaman derece almadım, benim ilk yarışımdı ve Eşpedal’da henüz iki üç aydır aktif sürüş yapıyordum. Geçen yıl Bodrum’a katıldım. Orada sondan birinci oldum. Yani birincilikleri bırakmıyorum 🙂 En son da bu Mayıs ayında Antalya Kemer’deki Granfondo’ya katıldım ve Emir arkadaşımla beraber birinci olduk. Yaklaşık kırk sekiz kilometreyi bir saat kırk sekiz dakikada bitirdik. Yarışlar güzel, yarışları seviyoruz. Galiba yarışma, dostça bir rekabet bizim ruhumuzda var.

 

– Kampa yerel yönetimlerin de desteği olduğunu söylediniz. Yerel yönetimlerden başka beklentileriniz var mı?

– Öncelikle engelliler için erişilebilirlik sorunlarının ortadan kaldırılması temel beklentimiz. Kaldırımların ortasına dikilmiş direkler, ağaçlar, açısı fazla olan rampalar, eksik veya hatalı kılavuz çizgileri gibi  yanlış mimari düzenlemeler erişilebilirliğin önündeki  önemli engeller. Diğer yandan toplu ulaşımda duraklar ve otobüs içlerinde sesli anons sistemlerinin çalışır hale getirilmesi, metro ve banliyö istasyonlarında güvenliğin refakatçi mantığından çok, erişilebilirlik ve fiziksel ya da mimari güvenlik imkanları yaratılarak sağlanması da her fırsatta dile getirdiğimiz beklentilerimiz arasında. Bir bisiklet derneği olarak da elbette, bisikletin sadece sahil kıyısında gezi için değil gerçek bir ulaşım aracı olarak kullanılabilmesi için mahalle aralarına kadar yaygınlaşacak paylaşımlı yollar ya da bisiklet yolları istiyoruz. Güvenli bisiklet sürüş imkanlarının sağlanması ve dezavantajlı bireyleri de kapsayacak şekilde herkes için bisiklet kullanma imkanlarının artırılmasını talep ediyoruz. Bu yönde yapılan tüm çalışmalara destek veriyoruz.

– Engelli ve engelsiz bireylere bir çağrınız var mı, aracılık etmemizi istediğiniz?

–  Eşpedal şimdiye dek düzenlediği etkinliklerle yüzlerce görme engelli bireyi bisiklet ile tanıştıran, kampçılık ve doğada yaşam deneyimi kazandıran, engelli bireye ve engelliğe ilişkin bakış açısını değiştiren, Türkiye’nin birçok yerinde tandem bisikletin Türkçe bir isimle “Eşpedal” olarak anılmasını sağlayan sosyal ve sportif alanlarda faaliyet gösteren bir dernek.  Kurumsal temciliklerimizin ötesinde Türkiye’nin her yerinde bir Eşpedal temsilciği vizyonuyla sosyal iletişim ve egzersiz yapmak yönünde sıkıntı çeken engelli bireyler ile herhangi bir engeli bulunmayan bireylerin farklı yaşam şekillerini deneyimlemeleri için fırsatlar yaratmaya, köprüler oluşturmaya devam ediyoruz. Bisiklet bunun için eşsiz bir araç çünkü bisikletin mutlulukla doğrudan bir ilgisi var. Engelli ve engelsiz herkesin bisiklet üstünde sokağın ve doğanın seslerini, kokusunu, rüzgarı, özgürlüğü tatması için çalışıyoruz. Sloganımız herkes için bisiklet! Gelin birlikte pedallayalım…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir